- yüzyılın ortalarında, dünyayı iki süper gücün çekişmesi ele geçirmişti: Amerika Birleşik Devletleri ve Sovyetler Birliliği. Bu çekişme sadece ideolojik bir mücadeleyi değil, aynı zamanda küresel bir etki yarışıydı. Her iki taraf da dünyanın farklı bölgelerinde kendilerine dost hükümetler kurmaya çalışıyor, ekonomik ve askeri açıdan üstünlük sağlamaya gayret ediyordu. İşte bu bağlamda 1953 yılında İran’da yaşanan darbe, Soğuk Savaş’ın etkisini en çarpıcı şekilde gösteren olaylardan biridir.
Darbenin Arka Planında Neler Yatar?
İkinci Dünya Savaşı sonrasında İran’da siyasi bir değişim dönemi başlamıştı. 1941 yılında Anglo-Sovyet işgali ile başlayan bu dönemde, İran halkının bağımsızlığına ve kendi kaderini tayin etme hakkına olan isteği daha da güçlenmişti. Bu isteğin sembolü ise dönemin Başbakanı Muhammed Musaddiktı. Musaddiq, Batılı şirketlerin İran’daki petrol haklarına karşı çıkıyor ve ülkenin petrol zenginliklerinin İran halkına fayda sağlamasını istiyordu.
Ancak bu kararlar Amerika Birleşik Devletleri ve Britanya gibi petrol şirketlerine ait olan Anglo-Iranian Oil Company (AIOC) için tehlike sinyalidir. Petrol, o dönemde dünyanın en önemli enerji kaynağıydı ve kontrolü kazanan ülke, küresel siyasette büyük bir güç elde ediyordu. Musaddiq’ın politikaları AIOC’nun çıkarlarına ters düştüğü için, Amerikan hükümeti ve İngiliz istihbaratı, Musaddiq’ı devirmek için gizli bir operasyon başlattılar.
Operasyon Ajax: Demokrasi mi Yoksa Darbe mi?
Amerika Birleşik Devletleri’nin Merkezi İstihbarat Teşkilatı (CIA), “Ajax Operasyonu” adı altında bir darbe planı hazırladı. Bu operasyonda CIA, İranlı muhalif grupları ve ordudaki bazı unsurlarla işbirliği yaptı. Musaddiq hükümetinin zayıflatılması için yaygın bir propaganda kampanyası başlatıldı. Ayrıca, sokak protestoları düzenlenerek halk arasında kargaşaya yol açılmaya çalışıldı.
AIOC’nun mali desteği ile yürütülen bu operasyon sonunda başarılı oldu. 19 Ağustos 1953’te İran ordusu, Başbakan Musaddiq’ı tutukladı ve hükümeti devretti. Musaddiq’ın yerine General Fazlollah Zahedi başa geçti.
Sonuçlar: İran’da Yeni Bir Dönemin Başlangıcı
1953 İran darbesi, İran tarihinde derin izler bırakan bir olaydır. Darbenin ardından İran, Amerika Birleşik Devletleri’nin yakın müttefiki haline geldi. Petrol endüstrisi yeniden AIOC’nun kontrolüne geçti ve İran ekonomisinde Batı şirketlerine daha büyük bir rol verildi. Ancak bu durum, İran halkında derin bir hayal kırıklığı yarattı.
Darbe, demokrasiye olan güvenin sarsılmasına yol açtı. Musaddiq gibi milliyetçi liderlerin politikaları bastırıldı ve otoriter rejimler güçlendi. İran’da siyasi istikrar sağlanamadı ve ülke iç karışıklıklara sürüklendi.
Bir Tarih Dersidir:
1953 İran darbesi, Soğuk Savaş döneminde Amerikan müdahalelerinin sonuçlarını gösteren önemli bir örnektir. Darbe, Amerika Birleşik Devletleri’nin uluslararası arenadaki etkisini ve çıkarlarını nasıl savunduğunu ortaya koyar. Ancak aynı zamanda demokrasiye olan saygı ve ulusların kendi kaderlerini tayin etme hakkının önemini de hatırlatır.
Darbenin sonuçları bugün hala İran toplumunu etkiliyor. Siyasi istikrarın olmaması, ekonomik sorunlar ve sosyal eşitsizliklerin devam etmesi, İran halkının geleceği konusunda endişeler yaratmaktadır.